Araştırmaya göre, kalp krizi geçiren ya da ileri düzey kardiyovasküler hastalık riski taşıyan kişilerin büyük çoğunluğunda bu dört unsurdan en az biri görülüyor.
Araştırmaya dayanan verilere göre:
•Yüksek tansiyon, risk faktörleri arasında en yaygın görülen durum.
•Kan lipit (yağ) değerlerinin bozuk olması, damar sağlığını olumsuz etkiliyor.
•Yüksek kan şekeri düzeyleri, yani diyabet ya da glukoz metabolizmasındaki bozukluklar, kalp damarlarını zorlayabiliyor.
•Sigara kullanımı, hem mevcut hem de geçmiş kullanımda yüksek risk faktörü olarak öne çıkıyor.
Çalışmanın yazarları, “Kalp krizi geçirme olasılığı neredeyse her zaman bu risk faktörlerinden birine bağlı” görüşünü paylaşıyor. Bu da, kalp-damar hastalıklarının çoğunun önlenebilir olduğunu düşündürüyor.
Uzmanlar, özellikle bu dört risk faktörünün erken dönemde tanı ve kontrolü ile kalp krizi ve benzeri olayların önlenebileceğini vurguluyor. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, kan basıncı, kolesterol ve kan şekeri kontrolleri ile sigaradan kaçınma bu bağlamda temel öneriler arasında yer alıyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: